Tarafı Olduğumuz AİHM Kararlarına Uyulmalı, Benzer Mağduriyetlere Son Verilmelidir!
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 26.09.2023 tarihinde vermiş olduğu Yalçınkaya kararı ile “Gülen Yapılanması” davalarına ilişkin yapılan yargılamalarda bylock kullanmış olan herkesin ilke olarak bu temelde terör örgütü ile bağlantısı olduğuna dair mahkeme kararlarında; keyfi kovuşturma, mahkumiyet ve cezalandırmaların söz konusu olduğu, tüm bunlara karşı ulusal ve uluslararası hukuktaki usuli güvencelerin sağlanmadığı sebepleriyle adil yargılanma hakkı ve kanunsuz ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiğine karar vermiştir. Karar aynı zamanda, nihai amacı ve yöntemi bilmeyen ve istemeyen kişiler için silahlı örgüt üyeliği suçu oluşmayacağını vurgulayarak, Türkiye’de yapılan “Gülen Yapılanması” yargılamalarında örgütün nihai amacını bilerek ve isteyerek örgüte üye olunup olunmadığının araştırılması gerektiğini, yapılan yargılamalarda bu unsurun incelenmemesi ve sendika üyeliğinin başka hiçbir araştırmaya yer verilmeden terör örgütü üyesi olarak kabul edilmesi sebepleriyle toplanma ve örgütlenme özgürlüğünün de ihlal edildiğine karar vermiştir.
Karar, somut olarak bylock uygulaması ve sendika üyeliği olan kişilerin sistematik olarak örgüt üyesi olarak değerlendiremeyeceğine ilişkinken, bu karar “Gülen Yapılanması” yargılamalarında banka müşterisi olmak, dergi ve gazeteye abone olmak, ankesörlü telefondan aranmak gibi sadece teknik incelemelerin yapıldığı, terör örgütü üyeliği için kabul edilen delillerin keyfi ve öngörülemez şekilde yorumlandığı, silahların eşitliği ilkesinin bertaraf edilerek yapılan bütün yargılamalarda da uygulanacağı kuşkusuzdur. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verilmiş olan kararın binlerce insanı ilgilendiriyor olması yıllardır süregelen hukuk garabetine artık son verilmesi gerektiğini göstermektedir.
Esasen verilmiş olan karar yalnızca ceza yargılamaları bakımından değil, takipsizlik veya beraat kararı alıp görevine iade edilmeyen kamu görevlilerini de kapsamaktadır. Bu sebeple Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 46. Maddesi ile Anayasa 93. Maddeleri gereğince derhal uygulanması, halihazırda yapılan ve yapılacak olan yargılamalarda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi- Yalçınkaya kararının dikkate alınarak delillerin keyfi olarak yorumlanmaması, yargılamalardaki sistematik sorunların düzeltilmesi, yapılan yargılamalar neticesinde beraat ve takipsizlik kararı alan kamu görevlilerinin görevlerine derhal iade edilmeleri gerektiğini, Hak İnisiyatifi Derneği olarak bütün süreçlerin takipçisi olacağımızı kamuoyuna bildiririz.